Çocuksun alem öyle büyük ki
gözünde
Biraz büyürsün, büyüdükçe sen
küçülür sanki bir o kadar
dünya,içinde
Sonra biraz daha büyürsün
Belki de anlamını yitirir yaşam
biranda kalbinde
Biraz daha geçmiştir zaman
bakıp da görmediklerini görür göz
bir koca savaş içinde.
Durmadıkça saatler
başka anlamlar yükler hayata
beynin içinde, kalbin içinde
Gün aynı gün ama
neden gün aynı gün değil,
bakan göz mü değişti yoksa
aynı beden içinde
Bir gün geldi
karanlıklar değişti, aydınlıklar değişti,
gündüzler , geceler..
Yıldızlar..
kalp hem öyle güvende
bir o kadar titriyor
mum ışığı misali
bir başka kalp değiştirdi mi
dünyasını
tamam mı etti yoksa,
kalp, kalp içinde..

KARDEŞLİKTİR İSLÂM


  Dünya da pek çok din ve bu dinlere mensup milyonlarca insan var.
2,2 milyar Hristiyan , 1,6 milyar Müslüman , 1 milyar Hindu, 500 bin Budist , 14 milyon Yahudi...
Çeşitli yerel dinleri saymadım.
58 milyon Jainizm , Sihizm, Şintoizm, Taoizm, Tenrikyo, Zerdüştlük dinlerine inanıyor.
1,1 milyar ise dinsiz dünya nüfusunun.
  Dine bağlanmak bir dinin mensubu olmak insani bir gereksinim, her birey dünyayı, hayatı, varoluşu sorguluyor ve etnik kökenine yaşadığı çevreye belkide en önemlisi sahip olduğu aileye bağlı olarak görüşleri şekilleniyor ve ruhunu, yaşam tarzını etkileyecek bir dine mensup oluyor ya da mensup olmamayı tercih ediyor. Sözüm ona her ne kadar çevresel baskılar ,hani mahalle baskısı dediğimiz türden, bu tercihi etkileyecek olsada insanın vicdanını kimse susturamıyor ve belkide kimseye söyleyemese de kendine yakın hissettiği dini yaşıyor insanlar sadece kendi içinde bile olsa..Madem bu tamamen vicdani bir tercihtir, insanlar neden bir diğer dine karşı baskıcı ve şiddet taraftarı tutumlar sergiler?bazen hiçbir sebep yokken bazen bazı sebepler arkasında, dinlere mensup bireyler diğerlerini baskılamaya çalışmış tarih boyunca.Günümüzde hala devam eden örnekleride mevcut.
 Son zamanlarda Avrupa Devletleri'nde baş gösteren islamafobi gitgide sertleşmeye ve müslüman kitleyi zor durumlara sokmaya başladı. İntihar saldırılarının İslam adına yapıldığı düşüncesi arkasında başka sebepler var mıdır bu herkesin algısına kalmış ancak bilinmesi gereken şu ki İslam sevgi, barış, hoşgörü, adalet, merhamet, iyilik temellerine dayalı bir dindir, Onu gerçekten tanıtamadığımız için belki de bu türlü kötü olayların arkasından haksız yere kirletilmekte.
Her dinin mensupları kendi dinini başkalarına anlatır,kendisi için doğru kabul ettiklerini aktarır fakat bizim dimizin bir gereğidir İslamı anlatmak ,islama davet etmek, 'İyiliği emredip, kötülükten sakındırmak'. Ama bu asla Müslüman olmayanları katletmek demek değildir, cihad günümüzde kendi canına da kıyarak masum insanları öldürmek şeklinde mi anlaşılıyor? Değil muhakkak, tüm bu olayların arkasından yeniden sulh ortamının sağlanması, bir mozaik olarak güven ve hoşgörü içinde yaşayabilmek dileğiyle....

ARAKAN'DA NELER YAŞANIYOR

Din çatışması mı, din istismarı mı?
Bildiğiniz gibi Arakan Müslümanlara zulmeden budistler haberiyle gündeme geldi.Çeşitli yardım kuruluşları Arakan'a ziyaretler ve yardımlar yapıyor.Bu vesile ile orada yaşananlardan haberdar ediyorlar medyayı da.Görünen o ki humanist olmasiyla bilinen budizm dinini temsil eden budist rahipler hiç de bizim bildiğimiz gibi yardım sever,kapısına geleni geri cevirmeyecek düşene el uzatacak alçak gönüllü insanlar değil.İş farklı dinlerle yanyana barış ve huzur içinde yaşamaya gelince neden çıkarlar ön plana çıkıyorda en masum bilinenler birer canavar gibi oluyor.Bu nasıl bir çıkar meselesidir ki insanlari üstelik din insanlarını birbirinin canına kastetmeye yönlendirebiliyor.Bu nasıl bir vicdan.inandığınız savundugunuz dinin öğretilerinden bile sizi alikoyuyor.Sözde savundugunuz dini yaşamadiktan sonra o dini savunmanin anlami ne?

ESTETİK YAPTIRMADAN ÖNCE

 Eğer sizde gerek sağlık ve psikolojik gerekse başka sebeplerden dolayı estetik ameliyat yaptırmayı düşünüyorsanız öncesinde yapmanız ve düşünmeniz gerekenleri sakın ihmal etmeyin.Şimdi;"Ne sebep olcak zaten?" dersiniz belki; işi için estetik ameliyat olanlar,güvenliği için kimlik değiştirenler gibi başka sebeplerde olabiliyor.
 Neyse asıl konumuza dönecek olursak benim size tavsiyem özellikle psikolojik açıdan kendinizi iyi hissetmek için bunu istiyorsanız öncelikle mutlaka 'bunu gerçekten istiyor muyum?' sorusunu sorun kendinize.Daha önceden düşündüğünüzde hayır dediğiniz oldu mu? O zaman lütfen tekrar sorun,altta yatan sebep gerçekten siz misiniz yoksa başkasının size olan bakışlarından mı etkileniyorsunuz?
Mutlu olacak olan, kendiyle daha barışık ve kendine güveni olacak olan siz misiniz,sadece siz daha iyi olun diyemi?
 Lütfen başkasına iyi görünerek mutlu olcağınızı düsünüp yapmayın sonrasında o bedende yaşayacak olan sizsiniz.Tabiki iyi görünmek isteriz ben de isterim yani.Ama siz böyle mutluyken hiç de aklınızda yokken geliştiyse birşeyler ,2 kere düşünün ve bencil olun.Geri döndüğünüzde bir problem çıkarsa bunu üstlenen siz olmalısınız,hem çevrenize hem kendinize zarar vermemek için.Suçlayacak kimse olmaz dostlar.Mutlu mesut, tam kararlı, sorumluluk alarak, bunu yapmak istiyorum diyerek girin ameliyata.
Çoook mutlu yaşamlaaar ....

ALEM İNSAN

İŞTE KÖMBE DENEMEM :)







Tarifini Oktay Usta'dan aldım arkadaşlar..Ben biraz farklı yaptım,ilk denemem olduğu için de biraz farklılıklar(unutup sonradan değiştiremediğim için :) ve börek içinde soğan sevmediğim için) oldu.

Hep yapmak istediğim ve denemek istediğim,merak ettiğim bir tattı.Aslında Anadolu'da bilinen bir tarif ama bizim yörede pek bilmezler,çok yapılmaz yani..Ben denedim arkadaşlar tuzsuz bir tarifti Oktay Usta tuz koymadıysa vardır bir bildiği dedim ama tuzu yazmayı unutmuş olmasını umdum yeyince..Tuzsuz tadını alamadım ben pek :( O yüzden tuz ekledimm.




Malzemeler şöyle;


Hamuru İçin:
1 su bardağı süt,
1 su bardağı su,
1 su bardağı yoğurt,
1 tatlı kaşığı şeker,
1 tatlı kaşığı tuz,
1 tatlı kaşığı kuru maya,
Alabildiği kadar un.

Aralarına Sürmek İçin:

125 gr margarin oda sıcaklığında ( arkadaşlar ben burda tereyaği kullandım duyrulur)


İçi İçin:
1 adet kuru soğan, (isterseniz koyun ben koymadım )
3 adet sivri biber, (koymadım yine,öylede oluyor yani)
4 dilim köy peyniri,
Sıvı yağ,
Karabiber,
Tuz.

Öncelikle hamuru yoğurarak başladım ben.Bir kabın içine unu koyup ortasını açıp mayayı koyun şeker ve tuzu ilave edip sütü ve suyunu koyup ortadan yoğurmaya başlayın daha kolay oluyor,kulak memesinden biraz daha sert bir hamur oluyor,ikiye bölüp oklava ya da merdaneyle açabildiğiniz kadar açıp üzerine tereyağı ya da margarin sürün sonra kenarlarını katlayın ve kare şeklinde bir kenara alıp üzerine nemli bez serip bekletiyoruz yarım saat kadar.


İçi harcı için soğanı biberi doğrayın biraz sıvıyağla kavurun ve karabiber tuz ekleyip karıştırın.Peynirini de ilave ettikten sonra karıştırıp kenara koyunnn..


hamuru tepsi büyüklüğünde tekrar açmanız gerekecek burada biraz zorlandım tepsiyi fazla yağlamayın çünkü hamur kayıp ortaya doğru çekebiliyor,ben elimle açmayı denedim zor oldu,


İşte hamuru açmayı becerebildiyseniz ortasına harcı koyun ikinci hamuru da açıp üstüne serin ve


Bıçakla kömbeyi kesmeyi UNUTMAYINN!!!! :) üzerine tekrar tereyağı sürün bir yumurta sarısı sürüp,ne istiyorsanız çörekotu susam serpip,ısıtılmış fırında 240 derecede pişirin..


AFİYETLERR,,umarım sizinki daha güzel olur..

Ne Pişirsem diyenlere öneri
Bugün benim canım Mis gibi sebzeli Bulgur Pilavı istedi,yanına güzel bir ayran,soğan salatası ve ya turşu
üstüne de lokma tatlısı güzel giderdi..
Pazar günü anneannemin yaptığı yoğurt çorbası da aklıma geldi doğrusu,dumanı üstünde,üzeri pul biber nane kavurmalı
Anneler gününde anneanne çorbası da iyi gider.